Annem haftada ben
diyeyim elli, siz deyin elli beş saat çalışmasına, iki çocuk yetiştirmesine ve
evimizi bir Avusturya sanatoryumu kadar temiz ve düzenli tutmasına rağmen her
yıl bir şekilde vakit yaratır ve özellikle iki spesyali olan incir (ki küçük
zümrüt taneleri gibi parıldar ve tadına doyulmaz) ve bademli elma reçelini
yapardı.
Bademli elma
reçelini annem dışında başka hiçbir kişinin yaptığını görmedim. Kocam da, Mügebey de bu reçele bayıldığı için denemenizi gönül
rahatlığı ile tavsiye ederim. Yalnız biraz beklemeniz gerek çünkü reçellik
elmalar ancak Ağustos, Eylül ayında bulunuyor.
Aşağıda
okuyacağınız tarif annemin kaleminden. Bademleri illa ki tortusu kalmayana
kadar çılgınca yıkamak, 'temiz' kağıt havlu üzerine çıkarmak, tencerenin üstüne
kapatacığımız peçetenin temiz olması gerektiğini bilhassa tarifte yazmak tam da
onun yapacağı bir şey ne de olsa.
Reçelin kalbi. |
Malzemeler:
3 kg. yeşil, çok sert elma (tercihen ham)
2,5 kg toz şeker
1 kalıp kırmızı
nöbet şekeri (lohusa şekeri )
10 adet karanfil
8 adet mastika
1 çay kaşığı
vanilya
1 adet aspirin
200 gr badem
Yapılışı:
Bademleri
yıkayıp, tortusunu akıttıktan sonra kaynamış, çok sıcak suyun içinde 10 -15
dakika kadar bırakalım, sonra süzgece alıp, tek tek kabuklarını çıkartalım, son
bir kez sudan geçirip temiz kağıt havlu üzerinde kurumaya bırakalım. Kurumuş
bademleri kesme tahtasında keskin bir bıçakla uzunlamasına ortadan ikiye
bölelim. ( Hemen hepsi daha sonra ortadan da ayrılarak her bir badem uzun
uzun 4 parça haline geliyor )
Elmaları yıkayıp
kabuklarını soyalım, iri rendeyle rendeleyip reçel tenceresine elma ve şekeri
kat kat koyalım, ortasına da 1 kalıp nöbet şekerini yerleştirelim, ateşi önce
kısık açıp elmaların suyunu salmasını bekleyelim, meyveyle şekeri
karıştırdıktan sonra ateşi biraz arttırıp, karıştırarak
kaynamaya
başladıktan sonra yarım saat kadar pişirelim. Kaynama başladığında karanfilleri
katalım, pişirmenin son beş dakikasında sakız (mastika) tanelerini, aspirini ve
vanilyayı ekleyip tekrar karıştıralım.
En sonunda
kıyılmış bademleri de katarak bir taşım daha kaynatıp ateşi kapatalım,
tencerenin üzerine temiz bir peçete kapatıp soğumaya bırakalım.
Reçeli ağzı
geniş, dibi kalın (tercihen bakır) bir tencerede, mutlaka tahta kaşıkla, hiç
başından ayrılmadan, sürekli karıştırarak pişirmekte fayda var, çok şu salan
bir reçel olmadığı için kolaylıkla dibini şarabilir, ateşi fazla açıp, şekeri
yakmadan reçelin şeffaf rengini
sağlayabilirsiniz.
Aspirin neden çok merak ettim?
ReplyDeleteRaf omrunu uzatiyor recelin. Butun recellere konur bildigim kadariyla.
ReplyDelete